5 - Loda Vurmak
Loda Vurmak:
Aşiretlerin malcılık (hayvancılık) ile uğraştıkları dönemler, “Mal çok, ama yer yok.” dedikleri zamanlardır. Saman gerekli ama samanlık sınırlıdır. Bununla beraber yine de samanın uzun kış günlerinde, kış ortasında tükenmemesi için bir çare bulmuşlar, buna da samanı loda vurmak demişlerdir.
Loda, artan samanı bir açık alana tepeleyerek koni biçiminde yığmak demektir. Öyle bir yığış ki, her seferinde çetenle gelen saman, tepelenen kısmın üzerine atılır; sonra da yeniden tepelenir. Saman her defasında aynı işleme tabi tutulur. Üst üste sıkışarak bir çadır şekline dönüşür. Bu yığıntının üzeri içinde taş olmayan yumuşak toprakla ve üzerinde çukurluk kalmayacak şekilde kapatılır. Tozmaması için de toprağın üzeri birazcık da rutubetlendirilir. Böylece üzerine su serpilen toprak, lodanın üzerine bir sıva gibi sıvanmış olur.
Lodanın etrafına çepeçevre içeri yağmur, yaş geçmesin diye yağmur sularının akıp gideceği bir ark açılır. Lodanın eteği de biraz daha kalın toprakla örtülür ki, kışın toprak donup da tekrar çözüldüğünde aşağı doğru kaymasın.
Lodadan saman almaya ihtiyaç duyulduğu zaman, güney cephesinden bir çadır kapısı kadar yer açılır. Yaz gelip don çözülene kadar lodanın içindeki saman bu şekilde kullanılır. Yaza kadar içi tam olarak boşaltılsa bile don çözülmediği müddetçe loda da çökmeyecektir. Bu da şunu gösteriyor ki, zaruretler ortak akılla çare bulmayı da beraberinde getiriyor. Tabiatla haşir neşir olan toplum, tabiatın zaaflarından faydalanmayı da biliyor. Bazen ayaz insanı dondurup öldürürken, bazen de siz ayazın dondurduğu maddeye hayvanların rızkını koruma görevi yüklüyorsunuz.
İsmail BOZKURT – Anadolu Türk Aşiretleri – Avşar ve Diğer Türkmen Aşiretlerinin Yaşayışı ve Kültürleri- Sayfa 60