29 - HİLMİ BEY
HİLMİ BEY
Pınarbaşı’nın hangi köyünden gittiğini bilmediğim, Kara Müftüoğulları adı ile tanınan aile, Kadirli’ye yerleşir. Müftü efendinin torunu ve Murat Bey’in oğlu Hilmi okur, öğretmen olur. Aniden hastalanır ve hastahanede çok genç yaşta ölür.
Aileden biri aşağıdaki ağıtı yakarak, Hilmi Bey’i ölümsüzleştirir.
Kadrili’nin önü dölek (1)
Daha cahil kıyma felek
Hilmi Bey’im düğün kurmuş
Dolanacak ana gerek
Mektebi poyraza karşı
Irgalandı (2) koca çarşı
Yekin Hilmi Bey’im yekin
Talebelerin geldi karşı
Adana’dan doktor gelmiş
Cahil dayanamaz ilaca
Çifte bayrak donatmışlar
Yelgin (3) gidiyor salaca (4)
Kadirli’de yatan hasta
Kara kekil (5) deste deste
Yekin Hilmi Bey’im yekin
Emmilerin kara yasta
Adanalı toplanmışta
Maarife çekmişler teli
Kıyma felek kul oluyum
Murat Bey’in bir tek oğlu
Büyük doktor getirmişler
Kuru yere yatırmışlar
On makine (6) beş cipinen
Hilmi Bey’i götürmüşler
1-Dölek: Düz, engebesiz (toprak parçası): Dölek yer.2-Irğalamak: Sallamak.
3-Yelgin: 1. Acele, Hızlı. 2. Tez giden.
4-Salaca: Hasta, yaralı ya da ölü taşınan sedye.
5-Kekil: Alına dökülen kısa saç, perçem, kakül.
6-Makine: Kamyon.